Erkek kısırlığının çiftlerdeki kısırlık oranının üçte birinden fazla olduğu tespit edilmiştir. Yazımıza erkeklerde kısırlık nedenleri, erkeklerde kısırlık belirtileri ve tedavileri nelerdir? inceleyerek devam edelim.
Erkeklerde üreme sistemi ile ilgili kısırlık nedenleri birçok bölümde değerlendiriliyor. Bunlar;
Korunmasız ve düzenli olarak en az 1 yıl ilişkiye girmiş ve eşinde herhangi bir sorun olmayan bir erkekte kısırlık belirtisi olduğu kabul edilmektedir. En sık görülen belirti ve bulgular aşağıdaki gibidir:
Erkeklerde kısırlığın teşhis edilmesinde ilk yapılan inceleme meni miktarı ve spermlerdir. Sperm sayısının yeterli olmaması, sperm hareketlerinin zayıf olması veya sperm şeklinin düzgün olmaması kısırlık nedeni olup incelemelerle değerlendirilir.
Meni ve spermle ilgili herhangi bir sorun tespit edildiğinde fiziksel testis muayenesi de yapılabilir. Cinsel performansı iyi olup ta sperm sayısı, hareketleri veya kalitesi ile ilgili sorun yaşayan bir erkekte de kısırlık sorunu olması gebeliğe engel teşkil edecektir.
Kısırlık muayenesinde; göğüslerde büyümenin (jinekomasti) olup olmadığı, mevcut vücut kıllarının durumu, penisin ve testislerin görünümü, testislerin olması gereken yerde olup olmadığı, varikosel ve sperm kanalları ile ilgili sorunlar ve obezite konusu mutlaka dikkat edilmesi gereken konulardır.
Erkekte kısırlık tedavisi kısırlığa neden olan sorunun tespiti ve ona yönelik tedavilerin uygulanması ile yapılıyor.
Öncelikle, semen analizi (Spermiogram) ve öykü bulgularına göre bazı hormonal tetkikler yapılmaktadır. Azospermi yani menide hiç sperm olmaması durumunda genetik incelemeler yapılır.
Azosperm nedeni kanal tıkanıklığı ise transrektal ultrasonografi gibi genetik testler yapılarak sperm kanalları değerlendirilir. Kanal tıkanıklığının tedavisi için varikosel ameliyatı yapılmakta, tıkalı kanal açılarak gebeliğin oluşumu sağlanmaktadır.
Tam olarak başarı sağlanamayan varikosel ameliyatları bile yardımcı üreme tekniklerinin başarısını arttırır. Elde edilecek sperm sayısı daha yüksek olacağından tüp bebek veya aşılama uygulamalarındaki başarıyı olumlu etkiler.
Diyabet veya herhangi bir hastalığa bağlı kısırlıkta hastalık kontrol altına alınarak erkek kısırlığı ortadan kaldırılabilir.
Strese bağlı kısırlıkta stresten uzaklaşarak bir müddet rahat bir dönem geçiren çiftlerde gebeliğin gerçekleştiği görülmektedir. Bunlara en güzel örnek tatile giden ve gebe kalamama stresinden uzak bir tatil geçiren çiftlerde gebeliğin gerçekleşmesidir.
Aşılama (inseminasyon), yönteminde çiftler deneme başına yüzde 20-30 bir şansa sahiptir. Tüp bebekte ise bu oran yüzde 40-50' lere kadar çıkmaktadır. Her iki yöntemde de sperm sayısı ve kalitesi yanında kadın yumurta sayısı ve kalitesi, kadının yaşı, rahmin iç yapısı ve tedavide kullanılan ilaçlar gebe kalmayı etkileyen en önemli unsurlardır.
Erkeklerde görülen kısırlığa neden olan etmenler incelendiğinde erkek kısırlığını büyük oranlarda engellemek mümkündür. Erkek kısırlık nedenleri arasında yer alan kötü yaşam tarzını değiştirmekle bile büyük oranda erkek kısırlığı önlenmektedir.
Genetik faktörler, kanser veya geçirilen cerrahi işlemler nedeni ile yaşanan erkekte kısırlığı dışında diğer etmenleri engellemek veya ortadan kaldırmakla erkek kısırlığı önlenebilir.
Erkek kısırlığı tedavisi, menide sperm olup olmamasına göre farklı yöntemlerle yapılmaktadır. Kısırlığa neden olan sorun tedavi edilebilir bir sorunsa öncelikle tedavi ile bu sorun ortadan kaldırılır.
Sperm yapımında rol oynayan hormonlarda bozukluk veya dengesizlik ilaç tedavisi ile kontrol altına alınır. Azalan hormonların yeniden üretimi sağlanarak sperm yapımı arttırılır.
Ortalama 2 yıl süren bir ilaç tedavisi ile menide sperm sayısı arttırılmakta, çiftler normal yolla, aşılama veya tüp bebekle çocuk sahibi olmaktadır.
İğne tedavisi ile erkek kısırlığının tedavi edilme yöntemi ise ilaçla tedavi edilebilecek hastalara uygulanan bit tedavi yöntemidir. 1-2 yıl süren bir ilaç tedavisi ile kısırlığa neden olan sorun ortadan kaldırılır.
Normal sperm sayısı menide 10 milyonun üzerinde olmalıdır. Gebeliğe engel bir sperm defektinin bulunmadığı durumlarda aşılama yöntemi tercih edilir.
Erkekten spermler alınır. Hareketli ve kaliteli spermler rahim ağzından özel katater yardımı ile içeriye salınır.
Spermler doğal döllenmede olduğu gibi yumurtaya ulaşır. Bu yöntemde sperm hareketliliği kadar kadın yumurta kalitesi ve rahim iç yapısı da son derece önemlidir. Tek denemede gebelik şansı yüzde 20 civarında olup gebelik için kullanılan en kolay yöntemdir.
Klasik tüp bebek yöntemidir. Laboratuvar ortamında kadın yumurtası ve erkek spermi bir tüp içinde birleştirilir. Aşılamada spermin yumurtaya olan uzaklığı daha fazladır.
Tüp bebek yönteminde sperm yumurtaya çok daha yakın olsa da sperm kendi hareketi ile yumurtaya ulaşır. Yani döllenme işleminde sperm kalitesi ve hareketliliği önemlidir.
Mikroenjeksiyon yönteminde erkekten alınan spermler arasında en kalitelisi ve hareketlisi seçilir ve tek-tek yumurtaya yerleştirilir. Erkek kısırlığında kullanılan en yaygın yöntem olup son 25 yıldır uygulanmaktadır.
IMSI yönteminde erkekten alınan spermler 7200 kat büyütülmekte, sperm baş ve kuyruk kısmı detaylı incelenerek yapısal anormallikler tespit edilmektedir.
En sağlıklı spermlerin seçildiği IMSI yöntemi, ciddi sperm problemlerinde, yumurta sayısı sınırlı olma durumunda ve daha önce çoklu sayıda tüp bebek başarısızlığı yaşamış çiftlerde kullanılan bir yöntemdir.